Yalın yaklaşımın temel amacı, değerin ilk hammaddeden
başlayarak üretim süreci boyunca kesintisiz akıtılarak, hızla müşteriye
ulaştırılmasıdır. Tasarımdan sevkiyata tüm ürün/hizmet yaratma aşamalarındaki
her türlü israfın yok edilmesi ile maliyetlerin düşürülmesi, müşteri
memnuniyetinin artırılması, piyasa koşullarına uyum esnekliğinin kazanılması,
nakit akışının hızlandırılması hedeflenir. Bunu başarabilmek için iş
süreçlerine farklı bir gözle bakabilmek, kullandığımız iş yöntemlerinin
yarattığı sorunları görebilmek önem taşır. Görmeyi Öğrenmek, maliyetleri
artıran, teslim süresini uzatan, talep değişimlerine hızla uyum sağlamayı
engelleyen hata ve israf kaynaklarını görebilmeyi öğretmeyi amaçlamaktadır.
Görmeyi öğrenen işletmeler kısa sürede en az iki misli üretkenlik artışı, %90
azalan üretim süresi ve stoklar, iki misli iyileşen kalite gibi radikal
sonuçları elde edebilmektedirler. Şirketimizde ortadan kaldırmaya
çalıştığımız israfların çoğu makinaların üretim dışı süreçlerde yer alır. Oysa onların
ortadan kaldırılması için yeterince çaba göstermeyiz. Belki de bu israfları
göremiyor, değer yaratan ve yaratmayan işleri birbirinden ayırt edemiyoruz. İş
süreçlerinde israfları nasıl göreceğiz, beklemeleri, tekrarları nasıl
önleyeceğiz, hızlı ve doğru bilgi akışını nasıl sağlayacağız, çekme prensibine
göre bilgi akışı nasıl organize edilecek? Değer akış haritası işletmenin mevcut
işleyiş şeklini anlamak, israf kaynaklarını görebilmek ve yalın uygulamaları
planlayabilmek için kullandığımız bir tekniktir.
Sürekli
İyileştirme yaklaşımının geliştirilmesi Değer yönetimiyle başlar. Burada şirket
kültürünün bu süreci benimsemesi ve değişim ile gelişimin ana şirket stratejisi
olarak öne çıkması gerekmektedir. Sürekli İyileştirme Yaklaşımının etkinliği
için Problem Çözme Teknikleri ile beslenmesi gerekir. Bu aşamada katılım, fikir
yaratma ile birlikte şirket sektör veya kültürüne uygun tekniklerin eğitimi,
anlaşılması ve etkenliğinin test edilmesi öne çıkar. Çözüm aşamalarında oluşan
sonuçlar değerlere Değer Yönetim Sistemine çevrilir. Yaygın olarak sürekli
iyileştirme ve problem çözme teknikleri olayın içeriğine uygun olarak
kullanılır. Değer yönetim sistemi aynı zamanda bütçe uygulamalarındaki
sapmaları telafi edecek önemli bir yönetim aracıdır. Bu sonuçların etkililiği
Yönetim işletim Sistemi ile ölçülür. Bu aşamada veriler sadece statik olarak
raporlanmaz, aynı zamanda sürekli iyileştirme yaklaşımı içinde pozitif ve
negatif sapmalar değerlendirilir. Analiz edilerek uygun problem çözme
teknikleri ile PUKA döngüsü daha yüksek bir seviyede sürekli olarak
tekrarlanır.
Yalın Yönetim Araçları, Değer yönetimi ve Değer Akışı
·
Müşterinin istediği yönünde değer yaratan
·
Bekleme, sayma, sıralama, hata, tamir gibi değer
yaratmayan kaçınılabilir
·
Kalıp bağlama, ayar, nakliye gibi müşteri
açısından anlamı olmayan ancak işin
yapılabilmesi için gerekli olan değer yaratmayan zorunlu
faaliyetler.
Ürün
Fiyatı
= Katma değer yaratan işler + Katma değer yaratmayan zorunlu işler + israf +
Kar.
Görüldüğü gibi belirlenen satış fiyatında, müşterimizden kendisi için değer
oluşturmayan ve kendisinin yararlanmadığı işlerin de parasını talep
edilmektedir. Günümüz iş dünyasının ürün fiyatındaki bu bileşenlere tahammülü
kalmamıştır. Bu realiteyi doğru okuyabilen işletmeler fark yaratacaktır. Katma değer yaratan temel
işler ile katma değer yaratmayan operasyonel işler birbirinden ayrılmalıdır.
Unutmayın vaktinizin büyük kısmını alan işler, tanımlanmamış gri alanlar ve
tekrarlı operasyonlardan ibarettir. Bunları verimli yöneterek, gerçek anlamada
katma değer yönetimine odaklanılabilir. Siz işlerinizi yönetemezseniz onlar
sizi yönetir ve bunaltır.
Klasik
yönetim sistemlerinden değer odaklı sistemlere geçebilmek için, işletme
kültürünün değişimi, katılım, yaratıcılık ve sürekli iyileşme kavramlarını
temel stratejisi olarak öne çıkması gerekmektedir. Değer yönetiminin etkinliği
problem çözme tekniklerinin desteği ile sağlanabilir. Bu aşamada şirket sektör
ile kültürüne uygun tekniklerin seçimi önem kazanır. Çözüm aşamalarında oluşan
sonuçlar değerlere çevrilir, etkinlikleri performans ve raporlama sistemleri
ile ölçülür. Değer yönetim sistemi aynı zamanda hedefler ile uygulamalarındaki
sapmaları telafi edecek bir yönetim aracıdır. Değer olarak tanımlanan veriler
sadece statik olarak raporlanmaz, aynı zamanda sürekli iyileştirme yaklaşımı
içinde pozitif ve negatif sapmalar ile değerlendirilir. Elde edilen sonuçlar
analiz edilerek PUKA döngüsü içinde daha değerli olanı elde edecek biçimde
sürekli olarak tekrarlanır. Değer verimliliği etkinliğe bağlayan kavramdır. Verimlilik
tanımı gereği, çıktılar ve girdiler olarak ifa edilir, ancak istenen sonuca
ulaşabilmek için amaç değerini ifade eden etkinlik ile birlikte bir anlam ifade
eder.
Değer
akışı, değer yaratan süreçlerin kesintisiz ele alınması olarak ifade
edilebilir. Değer akış haritaları ise malzeme ve bilgi akışını görmeyi ve
anlamayı sağlayan görsel bir Yalın Üretim tekniğidir. İşletmenin mevcut
işleyişini anlamak, israf kaynaklarını görebilmek, yalın uygulama ve gelecek projeksiyonları
hazırlamak için kullanılır. İşletmeler çoğu zaman değeri doğru tanımlayamazlar.
Örneğin Amerikan firmaları kısa dönemli rekabet ve tedarikçilerden kar
transferi ile değer yarattıklarını düşünür. Genelde mühendisler tarafından
yönetilen ve teknik donanımı güçlü olan Avrupa firmaları değeri ürünün teknik
özellikleri ile tanımlama eğilimindedir. Japonya’da ise değerin nerede
yaratıldığı konusu önem kazanmaktadır. Oysa yapılması gereken değeri müşteri
perspektifinden bakarak yeniden düşünmektir. Değer tanımının anlamlı olabilmesi
için müşterinin ihtiyaçlarını, belli bir zamanda ve belli bir fiyattan
karşılayan bir ürün ya da hizmet cinsinden ifade edilmesi gerekir. Yanlış ürün
ya da hizmetin doğru üretilmesi sadece israftır.
Yalın
yaklaşım değerin hammaddeden başlayarak üretim süreci boyunca kesintisiz ve en
hızlı biçimde müşteriye ulaştırılmasıdır. Tasarımdan sevkiyata kadar tüm
ürün/hizmet yaratma aşamalarındaki her türlü israfın yok edilmelidir. Bu
yaklaşım maliyetlerin düşmesi, müşteri memnuniyetinin artması, piyasa
koşullarına uygun esneklik kazanılması, nakit akışının hızlanması gibi sonuçlar
doğuracaktır. Bunu başarabilmek için iş süreçlerine farklı gözle bakabilmek
önem taşır. Görmeyi bilen organizasyonlar, maliyetleri artıran, teslim süresini
uzatan, talep değişimlerine hızla uyum sağlamayı engelleyen hata ve israf
kaynaklarını tespit edebilir ve iyileşme yolunda radikal sonuçlar elde
edebilirler.
Organizasyonlarda
ortadan kaldırmaya çalıştığımız israfların çoğu, üretim/hizmet dışı süreçlerde
yer alır. Değer yaratan ve yaratmayan işleri birbirinden ayırt edemezsek iş
süreçlerinde israfları önleyemeyiz. İş süreçlerinde israfları nasıl görmek,
bekleme ve tekrarları tespit etmek, hızlı ve doğru bilgi akışını sağlayabilmek
için kullanılan en yaygın teknik Değer haritalama metodudur. Değer akış
haritaları süreçlere makro boyutta bakarak değer ile ilgili analizleri
yapabilmemize katkı sağlarlar.
EVA,
ekonomik katma değer; Günümüzde artan rekabet koşulları, maliyet odaklı
yönetim anlayışı ve değer tabanlı performans yöntemlerini ortaya çıkarmıştır.
Değer tabanlı performans ölçüm yöntemlerini, kar satış karlılık gibi geleneksel
performans yöntemlerine ek olarak sermaye maliyetinin de dikkate almaktadır.
EVA ‘nın en yaygın tanımı, vergi sonrası faaliyet karı ile toplam sermaye
maliyeti arasındaki olumlu ya da olumsuz farktır. Batılı organizasyonlarda
gündeme gelen EVA kavramı, Japon sistemindeki değer kavramına yaklaşsa da,
müşteri memnuniyeti, çalışan kaynağı ve marka değeri gibi kalemler hala değer
tanımı içinde gözükmemektedir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder